Jingle bell, jingle bell, jingle bell rock!
Yılın en sevdiğim zamanı Christmas sonunda geldi! Size küçük bir
sır, Erasmus’umu güz döneminde yapmamın nedenlerden birisi de bu.
Soğuk bir gece, şal ve şapkalı insanlar, çevredeki mağazalardan
yayılan sıcacık sarı ışık, sokaklardaki çam ağaçları, renkli süslemeler… Sizce
de harika bir kombinasyon değil mi? Bir de kar yağdığını düşünün. Mü-kem-mel!
Bu hafta Floransa sokakları Christmas için hazırlanmaya başladı.
Çeşitli ışıklar takıldı, vitrinlere çam ağaçları konuldu. Santa Croce
meydanında Noel Marketi açıldı. Neler satılıyor? Şal-eldiven-bere, terlik,
takı, şekerlemeler, noel ağacı süsleri, sokak yiyecekleri…
Şimdi siz
fotoğraflara bakarken, ben burada okuduğum kitaplardan bahsetmek istiyorum.
55) Elveda Sevgilim – Alyson Richman
/ 312 sayfa
İlk önce kitabın kapağına ve sonra Prag’da geçmesine bayıldım!
Kafka sayesinde Prag benim için özel bir öneme sahip. Elveda Sevgilim, İkinci
Dünya Savaşı sırasında yaşanan bir aşkı konu alıyor. Severek okudum.
“Hiçbir zaman sohbet etmeyi seven bir insan olmamıştım. En yakın
dostlarım her zaman kitaplarım olmuştu.”
“Dünyanın tüm kederlerini üstlenemezsin.”
“Gerçek aşk o kadar güçlüdür ki önüne set çekmeye çalışsanız
bile onu durduramazsınız, akmaya devam eder. Ayrılıkta, hatta ölümde bile
devinim ve değişim halindedir. Anılarda, bir dokunuşun hatırlattıklarında, bir
kokunun uçuculuğunda, bir iç çekişin ayrıntısında yaşar. Kumdaki bir fosil,
kızgın asfaltta yanan bir yaprak gibi iz bırakmaya çalışır.”
“Çünkü sevdiğimiz fakat geride bıraktığımız ve asla
unutamadığımız insanlara kavuştuğumuzda
artık evimize dönmüş oluruz.”
56) Ters Yüz Şatosu – David Henry
Wilson / 89 sayfa
Bana Alice Harikalar Diyarında’yı ve Hayvanlar Çiftliği’ni
anımsatmasına rağmen çok sevemedim.
“En kötü cahillik türü de budur. İnsanların cahil olduklarından
haberdar olmamaları.”
57) Everything Everything – Nicola Yoon
/ 280 sayfa
Bu yaz filmini izlemiştim. Nadir görülen hastalığı olan bu
yüzden evden dışarı çıkamayan bir kızı konu alıyor. Kafa dağıtıcı, çerez.
İngilizcesi de basit.
“Life is hard, honey. Everyone finds a way.”
“Everyone’s a snowflake, right? We’re all unique and
complicated. We can never know the human heart.”
58) Seni Özlüyorum – Loise Douglas /
236 sayfa
Klasik bir konu olmasına rağmen sıkılmadan okudum.
“Öğrenmekten hiç vazgeçme sevgili kızım, hayatın güzelliği
budur.”
59) İlk Öpücük – Julia Quinn / 146
sayfa
Aslında bir serinin devam kitabıymış ama ben seriyi okumadım.
Tek kitap olarak da okunabileceğini düşünüyorum. İnce, idare eder düzeyde bir
historical romans.