30 Mayıs 2023 Salı

Kurak Günler, Maid, Kitaplar ve Sair Şeyler

 


Merhaba blogdaşlarım,

 

Üzülerek fark ettim ki bloguma bu yıl hiç post yazmamışım. Yazılarımın çalınmasının hevesimi kırmasının yanında, iş hayatına başlamış olmamın da etkisi var bu durum üzerinde. Neyse, yıprandık ama pes de etmedik. (Acaba?)

 

Geçen gün Kurak Günler’i izleyip, konuşacak kimseyi bulamayınca blogum burnumda tüttü. Şimdi aktif olarak blog yazıyor olsam fikirlerimi paylaşır ve sizlerle yorumlaşırdık diye düşündüm. Bu düşünceyle biraz gaza gelmiş olsam da harekete geçip fikirlerimi yazacak enerjiyi kendimde bulamadım. Bazı günler kıpırdayacak gücü bile kendimde bulamıyorum, sadece öylece durup olayların benim dışımda gelişmesini bekliyorum. Bilgisayar yerine kağıt kalemle yazmaya kalkıştığımda ise birkaç cümleden sonra kağıda boş boş bakmaya başladım. Dilekçeler dışında yazma yetimi kaybettiğimden şüphelendim. Bugün de bu yazının sonunu getirip yayınlayabilecek miyim, emin değilim. Umudumuzu baki tutarak devam edelim.

 

Kurak Günleri oyunculuk anlamında beğendim ama Selahattin Paşalı ve Ekin Koç arasındaki etkileşimi hissedemedim. Benim dışımda herkes hissetmiş gibi. Filmde hukuki hatalar vardı ama hiç Anadolu kasabasında bulunmadığım için uygulamaya hakim değilim. İstanbul’da bile teori ve pratik arasında o kadar fark var ki… Film bana yazın sıcağını, bozkırın kuraklığını buram buram hissettirdi, aynı zamanda filmi izlerken çok gerildim. Açık sonu ve olayların havada kalması beni rahatsız etti, bu kadar belirsizliği çok sevmiyorum. Kurak Günler eğer yabancı bir film olsaydı beğenmeyeceğim ve eleştireceğim bir yapım olurdu ama filmde anlatılanlar o kadar yaşadığımız gerçeklikle iç içe ki insan sadece üzülebiliyor.

 

Dizi olarak ise dün bitirdiğim Maid’den bahsedebiliriz. Bana mektup arkadaşım önermişti ve zaman zaman üzülerek, bazen de gururlanarak izlediğim bir dizi oldu. İstismara uğrayan kadınların Alex kadar şanslı olmasını dileyerek sizlere de tavsiye edebilirim.

 

Pek kitap okuyamıyorum. İşten eve yorgun argın dönüp, yemek yerken izlediğim çerez dizi/filmlere akşamın ilerleyen saatlerinde de devam ediyorum. Akşamları kitap okuduğum zamanlarda genelde uyukluyorum. Bu nedenle yolda geçen 45 dk – 1 saatimi değerlendirmek için e-book okumaya çalışıyorum, metronun kalabalıklığında kitabı fiziken çıkarıp okumak gerçekten zorlayıcı oluyor. Bazen kitabı tutacak alan bile olmayabiliyor. Yolda geçen zamanıma çok acıyorum. Aktarma yaparak gittiğim için insanların sıra olmayı bilmemesine, inenlere öncelik vermemesine, itişmesine daha çok tanık oluyorum ve bu düzeysizlere bakıp mutsuzluğuma mutsuzluk katıyorum. Mayıs ayına kadar okuduğum kitaplardan en çok Sana Gül Bahçesi Vadetmedim, Kırmızı Karanfil ve A Boy Worth Knowing’i beğendim.

 

Yakın zamanda gezdiğim yerlerden de İstanbul Modern’deki NBC sergisini ve İstiklal’deki Casa Botter’i tavsiye edebilirim.

 

Evet, bende havadisler bu şekilde. Hayat bazen zor, bazen daha da zor. Seçim akşamında yapılan ve gece bire kadar süren konvoy yüzünden Boncuk strese girdi ve hasta oldu. Umuyorum ki en kısa zamanda iyileşecek ama evcil hayvanının hasta olması insanı çok etkiliyor. Onun yerine ben olsaydım keşke, şikayet etmezdim…

 

Bir dahaki post’a kadar kendinize iyi bakın. Sevgiyle.



18 yorum:

  1. Yolda geçen zamana ben de çok acırım, kalabalık sinirimi çok geriyor.
    Bloglara eskisi kadar uğramıyor insanlar. Okumak zor geliyor sanırım, ben yine de azimle buralardayım. :) Filmi izlememiştim, merak ettim. Fotoğraflar çok güzel. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duygu Emanet,

      Kalabalık beni de çok yıpratıyor, yürüyen merdivene binmek için dahi sıra beklemek zorunda olmak -ki düzgün bir sıra dahi olmuyor, tam bir kaos ortamı- beni strese sokuyor.

      Buralarda olmana sevindim :)) Zaman zaman ben de dönüyorum işte. Teşekkür ederim :))

      Sil
  2. maid güzeldi ivit :) iyi işler sanaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deeptone,

      İyi bir iş mümkün mü bilemiyorum Deep :D

      Sil
  3. Yeni işin hayırlı olsun. Filmi izlemedim. Fotoğraflar çok güzeeellll :)) Boncuk'a çok geçmiş olsun. En kısa zamanda iyileşir inşallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yıldız,

      Teşekkür ederiim, aslında iş sayılır mı bilmiyorum zorunlu yasal stajımı yapıyorum. Bitmesine az kaldı şükür :D Teşekkür ederiz, umarım hemen iyileşir.

      Sil
  4. Hoş geldiniz. Yazılarınızı merakla bekliyoruz :)

    YanıtlaSil
  5. yazmadan vazgeçme diyeceğim ama ben de farklı sayılmam. burası sayıklamaydı bir zamanlar bana, sonradan bahanelere sığınıp sustuk. içimize atacağımıza buraya atalım değil mi:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Safran Sarı,
      Buraya atmak zaman gerektiriyor, o zamana her zaman sahip olamıyorum :(

      Sil
  6. Filmi izlemedim, sanırım Yurdagül de üzerine konuşmak istediğini söylüyorsu, maid ise listelerimde hala, hoş geldin ki, arada sırada ses versen güzel olur:)

    YanıtlaSil
  7. Ben de ara veriyorum bazen uzun aralar ama yazmak nasıl iyi geliyor insana. Ben de seninle aynı duygulardayım. Bazen sadece eve kaçıp dış dünyanın kirli ortamından uzaklaşmak istiyorum. Ev kitaplar filmler müzik beni daha çok mutlu eder oldu.
    P.S:Umarım Boncuk iyileşmiştir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Defne Soysal,
      Evde dış dünyaya kapalı olmayı öyle özlüyorum ki, pandemiden şikayet etmiştim ama şimdi özlüyorum.
      Boncuk iyileşti, teşekkür ederiz :))

      Sil
  8. Maid'i izledim güzeldi evet :)
    Boncuk umarım iyileşmiştir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düş Tasarımcısı,
      Ben de hala unutmadım Maid'i, normalde izler ve aradan kısa zaman bile geçse unuturdum :D
      İyileşti, teşekkür ederiz :))

      Sil
  9. Ben de bir seneden fazla yokmuşum onu fark ettim. Geri dönünce gözlerimin aradığı kişilerden biri oldun. Eski de olsa bu yazını okumak iyi geldi. Bitkiler çok güzel. Umarım yakın zamanda bizi yine güncellersin, sevgiler <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öneri Makinesi,
      Eskiden sık sık yazdığımız ve aktif bir şekilde blog okuduğum günleri özlüyorum. Aslında birlikte ne çok şey paylaştık. Bitkiler annemin :))
      Sevgiyle <3

      Sil