26
Doğan Kitap
229 sayfa
|
En Güzel Günlerini Demek Bensiz Yaşadın, Can Gürses’in ilk
kitabı ayrıca Fakih Özlen’in güftesinin çok güzel bir mısrası.
Kitabı Eylemcan’dan aldım. Okuma konusunda başta kararsızlık
yaşasam da benim beğeneceğimi söyledi ve böylece beni ne kadar iyi tanıdığını
da göstermiş oldu.
En Güzel Günlerini Demek Bensiz Yaşadın’ı gerçekten sevdim.
Öncelikle kitabın yazıldığı yerler dikkatimi çekti: İstanbul ve Edinburgh.
Yaşadığım yer ve yaşamayı istediğim şehir.
Can Gürses’in biyografisini okuyunca yazar, eğitim aldığı
okullar ve çalışmalarıyla da ilgimi çekti.
Kitap, bir ailenin akşam yemeğini anlatıyor. Başlangıçta çok
fazla karakter var gibi gelebilir ama ben soy ağacı oluşturdum, karmaşa
yaşamadım. Kitap bölümlerden oluşuyor. Ailenin her bir bireyi kendi öyküsünü ve
yemekteki diğer bireyler hakkında düşüncelerine aktarıyor. Zaman zaman araya
evdeki eşyalar da giriyor. Bu yüzden uyarayım; olaylı, merak uyandırıcı bir
kitap bekliyorsanız, şu an okumayın erteleyin. Bölümler birbiriyle bağlantılı
durum hikayelerinin toplamı gibi. Çok duygusal, buram buram aşk kokan bir kitap
da değil ya da içindeki aşklar beni etkileyemedi bilemiyorum.
Ben yazarın dilini sevdim. Orhan Veli’ye, Tolstoy’a yaptığı ince
atıfları sevdim. Karakterlerin naifliğini sevdim. Eşyalara anlam yüklenmesini
sevdim. ‘Edibanım’ı sevdim. Bazı cümlelerde kendimi bulabilmeyi sevdim.
Belki de yazarın kullandığı dille alakalı olarak, aile bana çok
gerçekçi gelmedi. Çünkü düşünürken sürekli kitaptaki gibi cümleler kurmayız. Bu
durum benim için bir sorun teşkil etmedi. Sadece sonunun farklı olmasını
isterdim.
Tavsiye eder misin diye sorarsanız, bu konuda çekincede kalmayı
tercih ederim. Herkes beğenebilir mi bilmiyorum.
“Halbuki geçmişin öyküsü tektir. Mühim olan öyküyü
kimin ağzından dinlediğimiz.”
“Acıyı paylaşmak için aşık olmak gerekir. İnsan
aşık olduğu insanı acıtabilir yalnızca. Acıtmak acı vermek değildir. Acıtmak, fiziksel
olarak ruhunu deşmektir.”
“Kimse kimseyi kurtaramaz, kimse kimseye tutunarak
yürüyemez. Herkes yalnız başına yürüyebilmeli.”
“Gözler görülmek için vardır. İnsanlar, dokunmak
için.”
“İnsanın gerçeği yüreciğidir.”
“İnsan insana şiirle kaş göz eder. Kimi insana
dokunur şiir. Canına bir şey yapar. O insan şiiri seyreder. Doğduğu yeri
seyreder gibi…”
“Ben hayal bağımlısıyımdır. Yaşama hayalleri
kurmaktan kah üşenirim kah yetişemem yaşamaya.”
Kimse kimseye tutunarak yürüyemez. Ne kadar güzel bir cümle.
YanıtlaSilKeyifli okumalar.
Yüreğimin İklimi,
SilDeğil mi? :))
Keyifli okumalar :)) benim ilgimi çekti ama kitap. :)) Neden olmasın.
YanıtlaSilKitap Güneşim,
SilUmarım seversin ki :))
''İnsanın gerçeği yüreciğidir.''
YanıtlaSilKitapçıya gidip en yakın zamanda kitabı elime alıp incelemek istiyorumm. :)
Tuğçe Yüksel,
SilÇok güzel sözler vardı içinde :))
Kitabın başlığı ben de farklı duygular uyandırdı. Biraz içerleme, biraz gıpta azıcık da pişmanlık var sanki. Kullandığı sözler ise hayli ilgi çekici. Paylaşım adına teşekkürler:)
YanıtlaSilMukaddes'çe Konuşan Satırlar,
SilKatılıyorum :)) Ben teşekkür ederim güzel yorumunuz için :))
Çok isim olunca ben de unutuyorum.Soy ağacı oluşturman iyi olmuş :)
YanıtlaSilDaha Mutlu Yaşam,
SilEtkili bir yöntem oluyor :))
Kitabın ismi ve kapağı çok hoş ama içi çok boş :(
YanıtlaSilDamla,
SilÜzdü :D
İlk kez duydum bu kitabı :)
YanıtlaSilBen de beklerim bloguma :)
Kafa Dergi,
SilAslında şu sıralar revaçta :))
herkesin beğenemeyeceğini ben kendimden biliyorum :D
YanıtlaSilKitap Eylemi,
SilBen de senden biliyorum aman tanrımmm bilme partisiii :D
Eylem yazmıştı evet tam bu yorumu yazarken yukarı baktım yorumunu gördüm:)) değişik bir kitaba benziyor..:)
YanıtlaSilEren,
SilBiraz değişikti bence de :))
Kitabın ismi çok güzel. Sırf ismiyle bile okumaya davet ediyor insanı.
YanıtlaSilŞule Uzundere,
SilBence de, adını çok sevdim :))
Bunun şarkısını çok severim. Hele ki bir de Müzeyyen Senar söyleyecek. Offf.
YanıtlaSilBeyda'nın Kitaplığı,
SilŞarkı olduğunu bu kitapla öğrendim ben de :))